![]() |
|||||
|
Gider kısıtlaması deyimi, mali literatürümüze, 4008 sayılı kanunun 25. maddesiyle Gelir vergisi Kanunu’muzun 41. maddesine 8. bent olarak ve aynı kanunun 27. maddesiyle de Kurumlar Vergisi Kanunu’muzun 15. maddesine 13. bent olarak eklenen, gider kabul görmeyen bir gider türü kabulü ile girmiş bulunan belirlenmenin, buna ilişkin yayımlanan Genel Tebliğlerde verilen adlandırması olarak girmiş bulunmaktadır.
Bu kısıtlamanın ilgili olduğu gider grubu, işletmelerin kullandıkları yabancı
kaynaklar nedeniyle yüklendikleri gider ve maliyet unsurları olup, yapılan
açıklamalar çerçevesinde bu unsurların bir kısmı, bir takım matematiksel
belirlemelere göre, kanunen kabul edilmemekte ve sonuçta dönem matrahına
eklenerek vergi kapsamına alınmaktadır.
b. Amortismana tabi iktisadi kıymetlerini yeniden değerlemeye tabi tutan,
b. Bankalar, Sigorta şirketleri ile Kurumlar Vergisi mükelleflerinden “finans
kurumları” yani 16.12.1993 gün ve 83/7506 sayılı B.K. Kararı ve buna dayanaklı
çıkarılan Hazine Müsteşarlığı tebliğlerine göre izin alınmak suretiyle
kurulmuş olan “Özel Finans Kurumları” Ödünç Para Verme İşler İ. Kanunu’nun
3. maddesine göre tanımlanan “Finansman Şirketleri” ve “Faktoring Şirketleri”
gider kısıtlaması uygulaması dışındadırlar.
İşletmelerin kullanmış oldukları yabancı kaynaklara ilişkin, yabancı kaynakların kullanım süresine bağlanmış olarak doğan:
b. Belgelerde Finansman Giderlerinin Gösterilmediği Durumlar:,
27 Şubat 1998 gün ve 23271 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Kurumlar Vergisi Genel Tebliği Seri No:58” e göre, 1997 yılı için uygulanacak T.C. Merkez Bankası’ından alınan ortalama Ticari Kredi Faiz Oranı %100,2 dir. 1997 yeniden Değerleme Oranı da %80,4 olup bu orana bölündünğünde: (%80,4 / %100,2)= %80,2 olarak belirlemede bulunulmuş, uygulamaya konu gider ve maliyet unsurlarına ise, %25 i uygulanacağına göre, oran olarak: (%80,2 x %25) = %20 bulunmuş ve tebliğ olunmuştur. Dolayısıyla, 1997 hesap dönemine ait uygulamada, kapsama giren gider ve maliyet unsurları toplamına %20 uygulanacak ve buna göre bulunacak tutar, Gelir ve Kurumlar Vergisi mükelleflerinin 1997 yılı gelir ve kurumlar vergisi matrahlarına kanunen kabul edilmeyen gider olarak eklenerek, vergiler buna göre hesaplanacaktır. e. Katma Değer Vergisi K.Nun 30/D Bendi Uygulamasi: Katma Değer Vergisi Kanun’nun 30. maddesi “indirilmeyecek Katma Değer Vergisi’’ni belirlemekte ve (d) bendinde de: “Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen katma değer vergisi’nin indirimi kabul edilmemektedir. 55 No.lu tebliğin yayımından önce yasal mantık gereği, gider kısıtlaması kapsamına giren giderler nedeniyle, dönemlerinde indirilecek KDV. hesabına borç kaydedilmiş ve doğal olarak da indirilmiş bulunan KDV. lerin bu durumda, gelir ve kurumlar vergisi beyannameleri verilme dönemlerinde, bu döneme ait KDV. beyanlarında ilavesi gerekeceği düşüncesine varmakta idik. Haklılık yanı bir yana böyle düşünmekle beraber, bu kere 55 No.lu tebliğin 10. bendinde, mali idarenin yerinde bir kabulüne şahit olduk. Bu bent açıklamasına göre, gider kısıtlaması kapsamına alınarak saptanan orana göre matrahlara kanunen kabul edilmeyen giderler olarak ilave edilen tutarlara ilişkin olarak:
“Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde Kanun’un 30/d maddesi hükmünün söz
konusu işlemler bakımından uygulanması Bakanlığımıza tanınan yetki çerçevesinde
uygun görülmüştür.” denilmiştir. ki, bu durumda söz konusu gider ve maliyet
unsurlarından matraha eklenen tutarla buna göre vergilendirme yapılmakla
yetinilecek, ayrıca KDV. açısından bir uygulamaya geçilmeyecektir.
Bu konuda ve uygulamada özellikle belirtilmesi gereken husus, gider kısıtlaması uygulamasının 01.01.1996 tarihinden geçerli olduğudur. Dolayısıyla, bu uygulama kapsamına girmekle beraber, bu kapsamdaki giderlerden 01.01.1996 öncesine ait olanlar her halükarda toplama dahil edilmeyecektir. g. Kur Farklari Konusu:
Kur farkları da bu uygulama kapsamındadır. Düzenlenen belgelerde ayrıca
belirtilmemesi halinde 1996 da nazara alınmayacaklar arasında kur farkları
yer almayacaktır. Buna göre kur farkları, döviz kurlarındaki değişim dikkate
alınarak hesaplanan gerçek tutarları ile gider indirimi kısıtlamasına konu
edilecektir.
Bu uygulamanın temel kriterleri, bu giderlerin yabancı kaynak kullanımına ve bu kaynağın kullanım süresine bağlı olarak doğmuş olmasıdır. Dolayısıyla bu niteliği arz etmeyen, teminat mektubu komisyonu, tahvil ihraç baskı ve sair giderleri, ipotek masrafları gibi yabancı kaynak kullanımına bağlı olmayan giderlerle, erken ödeme iskontoları veya peşin ödeme iskontoları bu kapsam dışında olan giderlerdir.
Diğer yandan, 3226 sayılı Finansman Kiralama Kanunu kapsamında yapılan
finansal kiralamalar nedeniyle ödenen kiralar, finansman gideri sayılmayarak
bu kapsam dışındadır. Ama bizatihi bu faaliyet içinde bulunan kurumun yukarıda
sayılan finansman giderleri uygulama kapsamındadır.
Sanayi siciline kayıtlı imalatçı olup fason imalat yapanların ve yaptıranların,
bu imalat faaliyetlerinde kullandıkları yabancı kaynaklara ait giderler
ve maliyet unsurlarının gider indirimi kısıtlamasına konu olamayacağı tebliğde
(bent 7) belirtilmiştir.
l. Sanayi Siciline Kayıtlı İmalatçılarda, Genel İdare Giderlerinden Mamul Mal Maliyetine Pay Verilmesinde Tebliğin Diğer Açiklamasi:
V.U.K. nun 275/4. maddesine göre, imalatçı mamule pay verme şeklinde iradesini
kullandı. Bu pay içinde yer alan finansman giderlerinden, aslında mal maliyetine
verilmesi mümkün olmayan konu kapsamında gider var ise, bunun da uygulama
tutarına dahil edilmesi, bent (9) da, 55 No.lu tebliğde öngörülmüştür.
Eski Baş Hesap Uzmanı |